Medya ombudsmanı faruk Bildirici, Duvar’daki köşesinde borsada yaşanan trüşvet çarkını kaleme aldı. İşte o yazı…
Hürriyet, Sedat Peker’in “rüşvet çetesi” savını haber de yapmadı. Hürriyet idaresi bu kadar ağır suçlamalar karşısında sessiz kalamaz, üç maymunu oynayamaz. Harekete geçerek araştırmak ve sonucuna nazaran gereğini yapmak zorunda.
Sedat Peker, bu kere eski SPK Lideri Ali Fuat Taşkesenlioğlu ile kardeşi AKP Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu ve TOBB’dan Salih Orakçı’nın da içinde yer aldığı büyük bir “rüşvet çetesi” olduğu tezini ortaya attı.
Dahası Hürriyet internet editörü Burak Taşçı ile Borsa Gündem sitesi sahibi Orhan Pala’nın da bu “rüşvet çetesi” ile birlikte çalıştıklarını, “borsa manipülasyonları konusunda başrol oyuncuları” olduklarını ve “huysuzluk yapan şirketlerle ilgili karalama kampanyası yaptıklarını” öne sürdü.
“Rüşvet çetesi”nin milyonlarca lira rüşvet aldığı, lakin uyuşmazlık çıkınca “sahte haciz” uygulattığı Marka Yatırım Holding’in sahibi Mine Tozlu Sineren aleyhine Hürriyet ve Borsa Gündem’de “İmzalar Mine Tozlu Hanıma aitmiş” haberleri yayımladıklarını da argüman etti.
İddialar bu kadar önemli ve somut olmasına karşın Burak Taşçı ve Orhan Pala’dan, Peker’in argümanlarına ait bir yalanlama ya da açıklama gelmedi. Borsa Gündem sitesini geçtim; Hürriyet ve Demirören Medya’dan da ses çıkmadı. Hürriyet, Sedat Peker’in “rüşvet çetesi” savını haber de yapmadı.
Oysa Hürriyet üzere büyük bir gazetenin editörünün “rüşvet çetesi” içinde yer aldığı, gazetenin bu çetenin faaliyetlerinde kullanıldığı, manipülatif haberler yapıldığı öne sürülüyor. Elbette peşinen bu tezler doğrudur denemez ancak araştırmaya muhtaç olduğu da ortada.
Hürriyet idaresi bu kadar ağır suçlamalar karşısında sessiz kalamaz, üç maymunu oynayamaz. Harekete geçerek araştırmak ve sonucuna nazaran gereğini yapmak zorunda. En azından “güvenilirliği” hâlâ önemsiyorlarsa okurlarına samimi bir açıklama borçlular…
