Erken devirde denetim alınmazsa tekrar edebiliyor…
Kekemelik “kişiden bireye farklılıklar gösterebilen bir akıcılık bozukluğu” olarak tanımlanıyor. Kekemeliğin hastalık olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirten Uzman Lisan ve Konuşma Terapisti Hazel Ezgi Dündar, her akıcı olmayan konuşma ya da tekrar davranışının da kekemelik olarak tanımlanmadığını söz ediyor. 5 yaş öncesi bizatihi kaybolmayan ya da erken devirde terapi dayanağıyla denetim altına alınmayan kekemeliğin tekrar etme riskinin yüksek olduğunu vurgulayan Dündar, kekemeliği yönetmek için lisan ve konuşma terapistinden takviye alınmasını öneriyor.
Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Uzman Lisan ve Konuşma Terapisti Hazel Ezgi Dündar, erişkinlerde görülen kekemelik ile ilgili kıymetli bilgiler ve teklifler paylaştı.
Kekemeliğe yol açan direkt bir sebep bulunmuyor
Kekemelik için direkt bir ya da birkaç sebepten bahsetmenin mümkün olmadığını belirten Hazel Ezgi Dündar, “Yapılan araştırmalar kekemeliğin nörofizyolojik ve genetik nedenlerle münasebetini ortaya koyuyor. Bunların yanı sıra kekemeliğin çevresel faktörler, ruhsal faktörler ve mizaç üzere öbür birtakım durumlardan da etkilendiği söylenebilir. Lakin bu sebeplerden hiçbiri için direkt bir neden-sonuç bağından bahsedilemiyor.” dedi.
Her akıcı olmayan konuşma kekemelik değildir
Her akıcı olmayan konuşma ya da her tekrar davranışının kekemelik olarak tanımlanmadığını söz eden Uzman Lisan ve Konuşma Terapisti Hazel Ezgi Dündar, “Kişinin konuşmasındaki durum olağan bir akıcısızlık mı yoksa kekemelik mi buna karar verecek kişi bir lisan ve konuşma terapistidir. Bu karar sürecinde lisan ve konuşma terapisti kişinin konuşmasını kıymetlendirir, aileden ve bireyden gerekli bilgileri alır. Tanıya ve izlenmesi gereken sürece bu halde karar verilir.” diye konuştu.
Kişiden bireye farklılık gösterebiliyor
Uzman Lisan ve Konuşma Terapisti Hazel Ezgi Dündar, kekemeliğin bir hastalık olmadığına dikkat çekti kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Dolayısıyla tedavisinden değil idaresinden kelam edilebilir. Bununla birlikte kekemelik bireyden bireye farklılıklar gösterebilen bir akıcılık bozukluğudur. Bu sebeple kişinin kekemeliğinin seviyesi ve formu, kişinin yaşı, kişinin özellikleri ve çevresel özellikler üzere pek çok faktöre dikkat edilerek planlaması gereken bir terapi programına gereksinim duyar. Lisan ve konuşma terapistleri yaptıkları değerlendirmeye ve aldıkları bilgilere uygun olarak kekemeliği yönetmek için şahsa en uygun yola karar verirler. Kekemelik bir hastalık olmadığı için güzelleşme üzere bir beklentiyle yola çıkılmamalı. Bununla birlikte lisan ve konuşma terapistinin takviyesiyle denetim altına almak şahısların ömür kalitesini yüksek oranda arttıracaktır.” sözlerini kullandı.
Kekemelik tekrar edebiliyor
5 yaş öncesi zaten kaybolmayan ya da erken periyotta terapi takviyesiyle denetim altına alınmayan inatçı (kronik) kekemelikte tekrar etme riskinin daha yüksek olduğunu vurgulayan Dündar, “Ancak bu durum kekemeliği olan yetişkinler için bir ümitsizlik hali yaratmamalı. Bir lisan ve konuşma terapistinden takviye almak hem kekemeliğini yönetmeye başlamak hem de ilerleyen vakitlerde bir tekrarlama durumu yaşanırsa nasıl tekrar baş edebileceği konusunda fikir sahibi olmak açısından şahısların hayatını çok kolaylaştıracaktır.” dedi.
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı
